(manidarlık)
Psikoloji bağlamında, anlamlılığın iki temel anlamı olabilir:
Kişisel Önem: Bu, bir bireyin bir olay, eylem veya nesneye atfettiği önem veya anlamı ifade eder. Kişisel önem, bireyin değerleri, inançları ve deneyimlerinden etkilenebilir. Örneğin, aileye çok değer veren bir kişi, bir aile buluşmasını büyük bir kişisel öneme sahip bulabilir.
İstatistiksel Anlamlılık: Psikolojik araştırmalarda istatistiksel anlamlılık, gözlemlenen bir ilişkinin veya değişkenler arasındaki farkın şansa bağlı olmama olasılığının bir ölçüsüdür. Bir sonucun istatistiksel olarak anlamlı olması, bulguların anlamlı olma ihtimalinin yüksek olduğunu ve yalnızca rastgele varyasyonun ürünü olmadığını gösterir. Araştırmacılar, sonuçların istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığını belirlemek için genellikle önceden belirlenmiş bir anlamlılık düzeyi (örn. 0,05) kullanırlar.
Örnek olay incelemesi: Yeni bir terapinin anksiyeteyi azaltma üzerindeki etkilerini inceleyen bir çalışmada, araştırmacılar terapiyi alan katılımcıların, terapiyi almayanlara kıyasla anksiyetede istatistiksel olarak anlamlı bir düşüş yaşadıklarını bulmuşlardır. Bu sonuç, terapinin anksiyeteyi azaltmada etkili olduğunu ve gözlemlenen iyileşmenin yalnızca şansa bağlı olmasının muhtemel olmadığını göstermektedir.
Ayrıca bakınız: p-değeri, etki büyüklüğü, boş hipotez, güven aralığı
(ing. significance)