plastic animal toys on wooden surface
Photo by Magda Ehlers on Pexels.com

Oyun Terapisi Nedir

Oyun terapisi genellikle çocuklarla uygulanan bir terapi metodudur. Çocuklar ile çalışırken çoğunlukla oyun terapisine yönelinmesinin temel sebebi, çocukların yetişkinler gibi duygularını tam olarak anlayamıyor ve bunu kelimelere dökemiyor olmasıdır.

Oyun terapisi dışardan bakıldığında sıradan bir oyun oynama süreci gibi gözükse de her anı bundan çok daha fazlasıdır.

Reklam

Oyun terapisti oyunu kullanarak çocuğun konuşarak anlatamadığı noktaları bir yandan gözlemlerken diğer yandan da çocuğun içgörü kazanarak sorun yaşadığı alanı tanımasına yardımcı olmaktadır. Bu süreçte çocuk oyunla beraber sorun yaşadığı alanla alakalı baş etme becerileri kazanır veya uygun görülmeyen davranışının altında yatan süreci ortaya çıkararak onu yönlendirmeyi öğrenmektedir.

Oyun terapisi dışardan gözüktüğü gibi sade bir oyun değildir, oyun terapisi çocuğun dilidir ve terapide de amaç oyunu sembolik alana taşıyarak iç sesin yansımasını oyunlara dökebilmektir. Oyun terapisinin ilk amaçlarından birisi çocuğun güveninin kazanıldığı terapi odası içerisinde içsel sürecini oyuna yansıtarak çıkarmasını sağlamaya çalışmaktır. Oyun terapisinin başarısının altında yatan en temel dayanaklardan birisini “sembolik oyun” olarak kabul edebiliriz.

Oyun Terapisinin Faydaları

Uluslararası Oyun Terapisi kuruluşunun verilerine göre oyun terapisine giden çocukların %71’i pozitif değişimler elde etmektedir.

Bazı çocuklar süreç içerisinde terapiste güvenmekte zorluk yaşasa da, güven bağı oluştukça ve güçlendikçe çocuklar terapi sürecinde çok daha konuşkan ve yaratıcı hale gelmektedirler. Bu durum terapi hedefleriyle birlikte çocukların gün içerisinde zorluk yaşadığı ve nispeten basit olarak görünen olaylarda da kendilerine yardım edecek kazanımlar elde etmelerini sağlamaktadır.

white dollhouse

“Oyun çocuğun dilidir ve çocuk oyunca konuşur.”

Oyun terapisinin potansiyel ek faydaları:

  • Davranışları hakkında daha fazla sorumluluk sahibi olma
  • Baş etme becerilerini ve çözüm bulma becerilerini geliştirme
  • Özsaygı
  • Empati ve beraberinde gelen diğerlerine karşı saygının artışı
  • Kaygı verici durumlarda yaşanan kaygının azalması
  • Duygularını anlama ve ifade etme konusunda becerinin artması
  • Daha güçlü sosyal beceri
  • Daha güçlü aile ilişkileri

Oyun terapisinin ayrıca daha fazla konuşma konusunda cesaretlendirdiği ve motor becerilerin gelişmesine katkı sağladığı sık görülen bir durumdur.

NOT: Eğer çocuğunuza koyulmuş mental veya fiziksel bir tanı var ise oyun terapisi herhangi bir medikal tedavi içermediğinden dolayı süreç içerisinde tedaviye destek amacıyla kullanılabilecek bir yöntemdir. Herhangi bir mental ve fiziksel tanı için bir tedavi yöntemi olmadığı bilinmelidir.

Oyun Terapisi Hangi Durumlarda Kullanılır?

Her yaştan insanın oyun terapisinden faydalanabilecek olmasına karşın, çoğunlukla 3-12 yaş arası çocuklarda kullanılması tercih edilmektedir. Oyun Terapisi;

  • Medikal süreçleride veya kronik hastalıklarda destek amacıyla
  • Gelişim geriliklerinde veya öğrenme güçlüğünde özgüven sağlanması amacıyla
  • Okulda yaşanan problemlerin çözüm sürecinde
  • Agresyon ve öfke problemlerinde
  • Ailevi problemlerde (boşanma, ölüm, kardeş kıskançlığı)
  • Travmatik yaşantılar ve doğal afetler sonrasında
  • Aile içi şiddet, istismar ve red durumlarında
  • Anksiyete, depresyon ve yas süreçlerinde
  • Yeme veya tuvalet sorunlarında
  • Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun semptomlarının azalatılması için destek sürecinde
  • Otizm Spektrum bozukluğu için destek amacıyla

kullanılabilir.

Oyun Terapisi Nasıl Yardımcı Olur?

Çocuklar ve yetişkinler arasında ufak bir iletişim boşluğu vardır. Yaş ve gelişim evresine bağlı olarak değişen seviyelerde de olsa çocuklar yetişkinlerin sözel ifade becerilerine sahip değildirler. Çocuklar da bir şeyler hissederler fakat bunu ebeveynlerine veya çevrelerindeki yetişkine ifade edebilecek kadar dil becerileri yoktur henüz. Bu sorunu nasıl çözeceklerini de bilmedikleri için çoğu canlı organizmada olduğu gibi fakında olmasalar ve ifade edemiyor olsalar da bu durum davranışlarına yansımaya başlayacaktır. Bahsedilen ifade eksikliği sadece hoş olmayan durumlar için değil hoş olarak kabul edilen durumlar için de geçerlidir.

Bu yaşantının sonucu olarak da yetişkinler çocuğun sözel olmayan ipuçlarını yanlış yorumlayabilir veya bazı durumlarda tamamen gözden kaçırabilmektedirler. Bu durum da daha sonrasında çevredeki yetişkinlerin anlamlandıramadığı davranış çrüntüleriyle karşımıza çıkar.

Çocuklar dünyayı ve içsel süreçlerini yönetmeyi genellikle oyun yoluyla öğrenirler. İçsel duygularını ve en derin hislerini ve duygularını tamamen özgür hissettikleri oyun yoluyla sergilemektedirler. Ne arayacağını bilen birisi için oyun sembolik alanda çok fazla veri sunmakta ve altında derin anlamlar ve açıklamalar barındırmaktadır.

Çocuk yetişkinlerin dünyasında kendini yeterli seviyede ifade edemediğinden dolayı terapist çocuğun inşa etmiş olduğu dünyaya girerek orada çok daha yeterli olduğu ifade gücünü yani oyunu kullanmayı amaçlamaktadır.

Oyun oynandıkça çocuk terapistin kendi dünyasına girmesine daha çok izin vermektedir. Güven ortamı oyun terapisi için olmazsa olmaz gerekliliklerden birisidir. Bu sebeple öncelikle çoğu izni gereklidir ve bunu zorla almanın hiçbir yolu yoktur. Her çocuk kendi sürecini oluşturarak yavaş yavaş oyun terapistini kendi dünyasına kabul eder. Bu sebeple çok daha büyük sorunlar (travma gibi) yaşayan çocuklar terapiste duyacağı hızlı güvenle daha çabuk sonuca ulaşabilirken, sorun alanı daha makul olan çocukların uzun sürebilmektedir. Yani süre ve sorun arasında doğru orantı yoktur oyun terapisinde.

Oyun terapisinin süreci her terapiste ve çocuğa göre farklılıklar göstermektedir. Terapist gerek duyması halinde ebeveynler ve öğretmenler ile çocuklu veya çocuksuz görüşmeler yapmak isteyebilir.

Bu süreçte oyun terapistleri oldukça dikkat içeren bir süreç yönetmekte, çocuğun ebeveynlerinden ayrılmasına tek başına oyun oynama sürecine ve ebeveynleri döndüğünde nasıl tepki verdiğine ve tabii ki oyun süreci içerisinde gözlemler yaparak kendisine veri toplamaktadır.

Bir çocuğun farklı tür oyuncaklara verdiği tepkiler, haftadan haftaya gerçekleşen davranış değişiklikleri ve bunların takibi, korku ve endişe mekanizmalarının içerde nasıl süreçler yaşadığı ve dışarıya nasıl çıktığı oyun yoluyla gözlemlenebilmektedir. Oyun terapisti bu gözlemleri sürece rehberlik etmesi amacıyla kullanmakta ve gerektiğinde yine gözlemleri sonucu davranış değişikliklerine gidebilir. Her çocuk özeldir ve kendi sürecini yaşamalıdır. Bu sebeple bu sürecin genel bir reçetesi de çıkarılamamaktadır.

Oyun Terapisi Nasıl İlerler?

Çocuğa ve duruma bağlı olarak uygulanabilecek birçok yöntem içerisinde terapist çocuğa bir oyunda yönlendirerek rehberlik edebilir veya süreci çocuğun kurmasına müsaade ederek o sembolik dünyaya girmeyi hedefleyebilir.

Mesela, terapist çocuğa bir bebek evi içerisinde yaşadığı bilinen sorunları canlandırması konusunda yardımcı olurken, kuklalar yardımıyla da yaşadığı bir sorunu terapistin kendisi söylemeden ortaya getirmesi için onu cesaretlendirebilir.

Başka bir örnekte de terapist süreci kendi yetişkin diliyle domine etmemek amacıyla bütün evreni oyun odası içerisinde oluşturması için özgür bir alan açarken kendisini de içeri alması için çocuğa gerekli olan süreyi tanımayı tercih edebilir.

Özetle,

Oyun terapisi ortaya çıkan psikolojik problemlerin oyun yoluyla sembolik bir iletişime aktarılarak eğitimli bir uzmanın sistemli gözlemi ve desteği ile birlikte anlaşıldığı ve sonrasında bu sorunun giderilmesinin amaçlandığı bir terapi yöntemidir.

Siz de çocuğunuz için oyun terapisi hizmeti almak istiyorsanız buradan nasıl bir süreç işlettiğimize dair detaylı bilgi aldıktan sonra kararınızı vererek bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Yeditepe Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik mezunuyum. Sosyal Psikoloji, Nöropsikoloji ve gelişim bozuklukları üzerine yazıp okumak asıl ilgi alanlarım olsa da bir dünya canlısı olarak bunların dışında da ilgilendiğim şeyler var.