Uzun zamandır beklettiğimiz ve başlamamız gereken o işi bir kez daha ertelerken beynimizde bir savaş yaşanır. Bir tarafta mantıklı tarafımızı yöneten üst beynimiz (prefrontal korteks), diğer tarafta ise ertelediğimiz her görev için zaferini ilan eden ve duygularımızdan sorumlu olan alt beynimiz (limbik sistem).

          Yüksek lisans tezinize son 3 ay kala hala başlayamadığınız senaryoyu düşünün. “Zamanım yok ki başlayayım!” “Şundan sonra kesin başlayacağım” dediğiniz anda üst beyniniz devre dışı kalmış olur. Alt beyin çoktan mücadeleyi kazanmıştır artık. İşte ertelemenin nörofizyolojisi.

          İronik bir şekilde, bizi en üretken kılan görevler en çok ertelediğimiz görevlerdir. Bu yüzden beynimizdeki mücadeleyi üst beyne destek olacak şekilde dönüştürmek, geliştirilmesi gereken önemli bir beceri. İşte bu beceriyi geliştirmenize yardımcı olacak öneriler.

Reklam

1) Erteleme listesi oluşturun

Diyelim ki, yüksek lisans tezi yazmanız gerekiyor. Bu kararı verdiğiniz anda erteleme ihtimaline karşı hazırlıklı olmanızda fayda var. Bu yüzden hem erteleyip hem de üretken olabileceğiniz bir listeyi böyle zamanlarda devreye sokabilirsiniz. Bu listede yine sizin için anlamlı ve önemli başka görevler yer alsın. Her erteleme durumunda bu görevlerden birine yönelin. Böylece ertelerken üretken olmaya devam etmiş olursunuz.

2) Ertelemenin bedelleri hakkında düşünün

Şimdi ertelediğiniz görev yerine Netflix’ten dizi izliyor ya da bilgisayar oyunu açıyorsanız, görevin gecikmesiyle ilgili ne gibi olumsuz sonuçlar sizi bekliyor olabilir? Görevin bir şekilde yerine getirileceğinden emin olsanız bile çalışmanın kalitesinden endişe etme ihtimaliniz olabilir mi?

3) Sadece başlayın

Kaçındığınız görev her neyse 15 dk.’ya -ya da başlamanız için ne kadar süre acı eşiğinizi aşmıyorsa- kronometreyi ayarlayın. Sadece o süre boyunca ertelediğiniz görevle uğraşın ve süre bittiğinde isterseniz işinizi öylece yarıda bırakın. Devam etme isteğiniz genelde olacaktır, fakat olmasa bile bunu birkaç defa tekrarlamak limbik sisteminizi zayıflatmaya yetecektir. Başlamak gerçekten dönüştürücü, çünkü “Bir görevi yapma endişesi o görevi yapmanın kendisinden daha fazla zaman ve enerji alıyor.”

4) Analizle küçültme yapın (Bonus Öneri)

Stoa felsefesinde arzuları yönetirken başvurulan bir teknik. Ünlü Stoacılardan Marcus Aurelius, yeme arzusunu dizginlemek için kendi kendine “Bu ölü kuş, bu ölü balık, bu ölü domuz” dermiş. Cinsel ilişkiyi ise, “vücudun bölümlerinin birbirine sürtmesi, ardından kasılma, çırpınma ve biraz mukusun boşalması” olarak tanımlarmış. Ertelediğiniz göreve analizle yaklaştığınızda otomatikman üst beyni devreye sokmak zorunda kalırsınız. Mesela duygusal beyninizde yaşadığınız acıyı veya ertelerken kaçtığınız eğlence aktivitesini salgılanan hormonlarla açıklayabilirsiniz: “Beynimdeki insular korteks acı reseptörleriyle bana kaçınma mesajı veriyor ve Netflix’ten bir dizi açmam için limbik beynim şu an dopamin salgılıyor”.

Kaynaklar

Chris Bailey – “Productivity Project”

Donald Robertson – “Roma İmparatoru Gibi Düşünmek”

Boğaziçi Üniversitesi, Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümü mezunuyum (2015). Çok yönlü gelişime ve farklı disiplinlerden beslenmenin önemine inanıyorum. Danışanlarıma ve öğrencilerime destek olurken kendi hayatımda da çokça faydasını gördüğüm Mindfulness temelli yaklaşımları ve Kabul ve Karalılık Terapisi (ACT) ile çalışıyorum. Ergen veya yetişkin yaş grubundaki danışanlarımın sosyal-duygusal mesleki ve eğitsel olarak yeni beceriler kazanmasına destek oluyorum. Online psikolojik danışmanlık ve öğrenci koçluğu desteği almak için bana e-mail adresimden ulaşabilirsiniz: [email protected]